ANKARA-ÇAMLIDERE-İNCEÖZ KÖYÜ
   
  Ankara-Çamlıdere-İnceöz Köyü-Koca Harman
  51-Köyümüz Mıntıkaları
 



















KÖYÜMÜZDE YÖRE İSİMLERİ

KOCAHARMAN:Hatıpların Resüllerin,Mehmet Ziyaların,Hatıposmanı nın evinin önündeki düzlük.Eskiden harman sürülürdü.
MUSALARSOKAĞI:Öztürk,Yavuz ve Aydın'ların evinin olduğu yer.
MEYTELLER(MEYİTELLERİ)Erdoğan,Doğan'ların evlerinin civarı.Cenaze namazı eskiden orada kılınırmış.Ondan ölüelleri dense gerek.
KÜRDOĞULLARI:Tekin ve Yeşilyurt'ların evlerinin civarı.
CAMİYÜZÜ:Caminin kıble tarafındaki tarlalar.
PINARÖNÜ-KARAKUYU:Köy çeşmesi ve iki su kuyusunun olduğu yer.
HACIMEHMETLER:Demirtaş,Gülmez ve Özçelik'lerin evinin önü.Köy dolmuşlarının yolcu bindirip indirdiği yer.
GIRHARMAN:Hacımehmetlerin güneyinden tepeye çıkan yokuş ve üzerindeki düzlükler.Kırharmanın yokuşunu her araba çıkmaz.
DORUKSOKAĞI:Derebaşı,çetinkaya,Çakı ve Acar'ların evlerinin yeri.
KAHYALAR:Hacıgillerin evlerinin olduğu yerler.
AHMETLER:Koç'ların evlerinin olduğu yerler.
ALİDEDELER:Yamanların evlerinin yanı.
YEŞİLLER:Çeviklerin evlerinin olduğu yer.
KAZANCIYERİ:Dere ile doruk arasında kalan tarlalar,arpalıklar.
DAŞKAPI:Hüseyin Gürbüz ile Hallefendi dayının evinin Peçenek tarafındaki çakmaktaşlı yer.
SADIKLAR:Pınarönü ile sırasöğütler arasındaki yer.
KARŞIYAKA:Ölözünden pınarönüne kadar derenin kuzeydoğu kısmındaki yamaçlık yer.
SIRASÖĞÜTLER:Sadıklardan ölözüne kadar olan dere kenarındaki söğütler.
ÇAKMACUK:Musaların evin ve sarıağılın arkasında kalan çakmaktaşlı yer.
ÇOBANTAŞI:Çukurun üstündek büyük kayaların olduğu yer.
ÇUKUR:Çobandaşı,Algayanın göğüs,ve safadedem arasında kalan düzlük,tarlalar.
SÜPÜRGELİK:Çakmacuk ile karşıyaka arası.
SACÜSTÜ:Taşkapı ile eğriahlat arası.
GÜVEMLİDERE:Doruk arpalıklarının yoldan güney tarafı.
ERENCÜK:Taşkapı ile bağlar arası.
KARAYER:Anıtyuvasının üstünden çırçır pınarına kadar olan yerler.
SARIAĞIL:Çakmacuk,Gökdurmuşların bağ ve öküzyatağı arasındaki yer.
GÖLET:Çamyanı ile karayer arasındaki uzun vadi.
BOSTAN:Gürleyiklerin kuyu ile hatıpların ev arası.
KARAÇALILIK:Dursun Gürbüz'ün evinin kuzeyimdeki karaçalıların bol olduğu yer.
GÜRLEYİK:Yağmur bol olunca ve ilkbaharda karlar eriyince erenlerin düzlükten gelen selin yukardan aşağıya düşüp şelale olduğu yer.
ERENLER:Köyümüzün kuzeyindeki dağın üst kısmı.
FERFENİLİK:Gürleyiğin yanında çıklıması zor dağ üzerindeki balkon gibi yer.
ILIMANIN DERE Koca çayıra giderken göle varmadanki yer.
GÖL:Kartal kayasının dibindeki su birikintisi.
KÜÇÜKÇAYIR:Göl ile gocaçayır arasındaki düzlük.
KOCAÇAYIR:Küçük çayırdan ilerdeki büyük sulak düzlük çayırlık alan.
ÇEVRÜK:Kavaklar ile Peçenek çayı arasındaki mıntıka.
ÖLÜÖZÜ:Mezarlıktan aşağıya batağa kadar olan kısım.
BATAK:Ölüözü ile Yahşihan Çayı arasındaki kısım.
UPRUK:Batağın Doymuş tarafındaki tarlalar.
GÜZELKÜLLÜK:Bayındır'a sınır ova tarlaları.
MEŞEARASI:Kırharmanın düzlük ile Çamyanı Karayer arası araziler.
YAZIKIRI:Karayer ile Kürt çayı arası düz araziler.
KARAAĞAÇ:Kavakların üstü. Bağlar ve ılıman arasındaki mıntıka.
DAVAR YATAĞI:Okul ile kaya arasındaki davar yatırılan yer.
ÖKÜZ YATAĞI:Sarı ağıl ile kaya arasındaki düzlük.
KÖRPE KARA:Karayerler ile güzel küllük arasındaki yer, pınar.
GAYA ARKASI: Doymuş çayının iki kaya arasından geçtiği yerin doymuş tarafı.
DEVE DAMI: Karşı yakanın doymuş tarafındaki yerlerde bulunan mağara.
SARI ÇALILIK:Mezarlığın karşısındaki çok çalılı yer. Kirtinli ahlatın yanı, köy tarafı...



ÖLÖÖZÜNDE SAHİPSİZ KALAN ELMA BAHÇELRİ...


                            KÖYÜMÜZ PINARLARI   
1-Köy Pınarı. Karakuyulardaki bu pınar 242 yaşındadır. Köylümüz içme suyunu uzun yıllar bu pınardan almıştır. Halen de kullanılmaktadır.
2-Kavaklar Pınarı. Kavaklarda idi. Zamanla toprak seviyesininaltında kaldı.
3-Körpekara Pınarı. Karayerlerin Körpekara mevkisindedir. Hayvanların ve tarlada çalışanların su içmesi için yapılmıştır.  
4-Çırçır Pınarı. Harabe halindedir. Çamyanının alt tarafındadır. Önünde çayırlık ve söğütlük alan vardır. 
5-Gölet Pınarı. Gölet deresinin Karayer tarafındadır. Tarlada çalışanların ve hayvanların sulanması için yapılmıştır.
6-Ölüözü Pınarı. Ölüözü çayırının üst tarafındadır. Birkaç defa batmış ve son şeklini üçücü olarak tamirle almıştır.
7-Safadedem Pınarı.Eyerdaşından inerken soldadır.  Harabe haldedir. Tarla çalışanları ve hayvanlar için yapılmıştır. 
8-Gürleyik Pınarı. Güreyik kuyusu dolunca taşmaz, bir tahliye ile, ayağı bu pınardan akardı. Çamaşır yıkamak için kullanılırdı.

                      KÖYÜMÜZ KUYULARI
1-Karakuyular. Köy pınarı yanındadır. Önce bir taneydi. Sonra bir daha kazılmış iki tane olmuş. Önceleri kova ile su alınırdı. Sonradan tulumba konuldu. Halen kullanılmaktadır. Kullanma ve hayvan sulamada kullanılırdı.
2-Güvemlidere Kuyusu. Halen kullanılır. Hayvan sulamada ve tarlada çalışanların içmesi için kullanılırdı.
3-Gürleyik Kuyusu. Gürleyiğin dibinde bulunan bu kuyu genellikle çamaşır yıkamada kullanılırdı.
4-Seddekler (Seddek Kuyuları). Gökdurmuşların evinin üstündeki bu kuyular kullanma ve hayvan sulama için kullanlırdı.
5-Ilıman kuyuları. Kışın karlar erimeye başlayınca su ile dolarlardı. Göle varmadan ılıman deresindeydi.
6-Çakmacuk Kuyusu. Mehmet Ziya gilin bağın içindeydi.Yolcu ve tarla çalışanları faydalanırdı.
7-Musurat Kuyusu.Musa Dedelerin evinin üst tarafında, bağın dışındaydı.Güzl suyu olurdu. Yakın evler kullanma suyu alırdı.Yolcuların içmesi için yol kenarında bir musluk vardı. Musalar bu musluğu devamlı doldurur, gelip geçen içerdi. Halen kullanılmatadır.
8-Gaklıklar Kuyuları. Gürleyiğin batı tarafıda irili ufaklı dört beş kuyuydu. Kışın suyu olurdu. Gök sulu bu kuyular çamaır yıkamada kullanılırdı.
9-Çete Kuyuları. Çetelerin evin arka tarafında iki tane kuyuydu. Çamaşır ve temizlik için kullanılırdı. Genellikle kışın su olurdu.
10-Kavaklar Kuyuları. Kavaklarda iki tanedi. Biri hatıpların kuyu, diğeri Hacıgillerin kuyu diye bilinirdi. Devamlı su bulunurdu. Yolcuların içmesi ve hayvanların sulanması için kullanılırdı.
11-Eyriahlat Kuyuları. Aldedelerin bağın atında derede bulunan bu eski kuyular yolcu ve hayvanların istfadesi için kazılmıştı.
12-Çırçır Kuyuları. Çırçır çeşmesine yakın Dedihüs dayının trlasındaki bu kuyular yols va hayvanların istifadesi için kullanılırdı. Bahçe sulamada da kullanılırdı.
13- Karayer Kuyuları. Karayerin Kultak tarafındaki bu kuyulr yolcu ve hayvanların istifadesinde kullanılırdı.

      KÖYÜMÜ HATIRLADIM YİNE
Çakmacuğu hatırladım, esen deli rüzgarını,
Bir çoban var sürüsüyle, çoban taşında,
Hafif yağmur var, hava kapalı,
Rüzgar deli mi, deli esiyor...İçine işliyor insanın.
Bir çoban, abasına bürünmüş, gözü sürüsünde,
Çoban taşını siper etmiş kendisine,üşümeyeyim diye.
Üşümüyor koyun kuzu,kürkümü Allah verdi diye...
Çobanın gözü sürüde, kurtlar telefiyet vermesin diye..

Pınar önü gözlerimin önüne geldi, sanki ekin biçme zamanı,
Pınarda su sırası bekler kızlar, kadınlar,sakin ve huzurlu.
Ellerinde güğümler, testiler ve kenarda duran çotura,
Gözler dolan kaplarda, ağızlarda sohbetlerin en tatlısı,
Bakışmalarda bir huzur, gülüşmelerde bir tatlılık,asalet,
Helal lokmanın eseri bir terbiye ve nezaket herkeste,
Hem diller hem de gönüller konuşuyor pınar önünde....

Caminin önünü hatıladım, hava sıcak,gölgeler serin,
Namazdan çıkanlar oturmuş, sohbetler koyu ve derin,
Asil ve vakur çehrelere bakmaya doyulmuyor,
Ağızlardan ne hoş muhabbetler dökülüyor, yayılıyor.
Oturmak, dinlemek, dinlenilmek huzur veriyor insana,
Güllerden, zambaklardan güzelim kokular geliyor burunlara

Koca Harman'ı hatırladım, neşe, cıvıltı ve çalışma hakim,
HacıKemal,Hatıp Osmanı,Kör Resül ve diğerleri acep kim?
Ne konuşurlar acaba?  Hava ne kadar tatlı ve sakin.
Ara sıra tebessümler ve dişlerin görülmesi,
Sanki aralarından dağılıyor bal süzmesi,
Selam verip yanlarına oturmak nekadar huzur veriyor,
İslami terbiye ve vakar etafa ne güzel yayılıyor.
O tatlı saatler, ne kadar huzurluydu Allahım?
Şimdi varlıkta yüzsekte, gönüllerde sıkıntı hakim..
Eski nur ve asalet, yok çehrelerde, bedenlerde,
Hatıp Hüseyini'nin ezanı, cemaatin camiye doluşu nerede?

Taşkapıda bir cıvıltı ve gürültü hakim,
Oyunlar kurulmuş,top ve çelik oynayanlar kim?
Grup grup oyunlar kurulmuş,dünya unutulmuş,
Yemek zamanı geçmiş fakat açlıklar unutulmuş.
El, yüz toz toprak olmuş, üst baş kirlenmiş,
Akşam olmuş, hava kararmış,oyunun tadı bitmemiş.
Birisi parmaklarından bir şekil yapmış adı ağıl,
O zaman geç oldu, herkes evine dağıl.

Akşamlar yorgunluk atma zamanı,işten ve oyundan,
Herkes yorulmuş ve bitap düşmüş yaptığından.
Tarhanalar içilir,yoğutlar banılır,karınlar doyar,
Birde demli çay olursa yorgunluğu kovar,
Akşamlar ve yatsılar kılınır, huzurdan huzur alınır,
Bedenler yorgun, gönüller huzurlu, tatlı uykuya dalınır.

Köy özlenmez mi? Eş, dost, akraba, hısım...
Hepsinden sevgi ve muhabbet dökülür kısım, kısım..
Her ne kadar, zamane icapları bozsa da terbiyeyi,
Kan ve asalet belli eder kendini, güzelliğini,
Ecaddın duası var, islam ve rıza-i ilahi üzere olalım diye,
Nefis ve şeytan uymayıp, selam verelim birbirimize,
İnsanoğlunun eti yenmez, derisi giyilmez.
Yapılan insanlıklar kalır, gerisi bilinmez.
Biz de gayret edelim hayır amele, salatı cariyeye,
Selam olsun köylülerime, köyüm İNCEÖZ'e........
                     H.İbrahim KOÇAK
 


Ne güzel bir karlı hava..Evimizin penceresinden bakardık..


Taşkapıya doğru bir bakış..


Onların gerçek sahibi öyle bir elbise vermiş ki..Kolay kolay
üşümezler.


Nimetlerine şükürler olsun Ya Rabbii..


Şu güzellik ancak senin eserin Allahımm..



Hasan Çavuşlardan Taşkapıya bakış..

 
  Bugün 3 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı! Tüm Hakları saklıdır  
 
ACILAR PAYLAŞILDIKÇA AZALIR....MUTLULUKLAR DA PAYLAŞILDIKÇA ÇOĞALIR... Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol