Ebu Hureyre (ra)'den rivayet edildiğine göre, Rasûlüllah (sav) şöyle buyurdu:
"İnsanoğlu öldüğü zaman, bütün amellerinin sevabı da sona erer. Şu üç şey bundan müstesnadır: Sadaka-i câriye, istifade edilen ilim, kendisine dua eden hayırlı evlat."[1]
Ölüm, bu dünyada yaşanan geçici hayatın sona ermesi, varlığı kesin olan ebedî hayata geçişin başlangıcıdır. Ölümle hayat durduğu gibi, yapılan hayırlar da, günahlar da sona erer. Ancak ilâhi hikmetin bir sonucu olarak bazı işlerin sevabı, bazı işlerin günahı ölümden sonra da devam eder.
Hadisde sevabı ölümden sonra da devam eden üç amelden bahsedilmektedir. Bunlardan biri sadaka-i câriye, yani hayrı devam eden iyiliktir. Herkesin faydalandığı ve varlığı devam ettiği müddetçe sevabı da devam eden hayırlardır. Câmi ve mescidler, mektep ve medreseler, yollar ve köprüler, çeşmeler ve sebiller, hanlar ve hamamlar, her çeşit hayır vakıfları bunun örneğidir. Bunları yapanların, yapımına katkı sağlayanların amel defteri kapanmaz ve sevabı sürekli olur.
Sevabı devamlı olan ikinci sâlih amel, kendisinden insanların sürekli faydalandığı ilimdir. İnsanın öğrendiği ilmi, elde ettiği bilgiyi başkalarına öğretmesi en büyük hayırlardan biridir. Bunun çeşitli yolları ve şekilleri vardır. Talebe yetiştirmek, kendi ilmini ve bilgisini onlara öğretmek en önemlisidir. Bunun yanında kitap yazmak ve yayınlamak, günümüzün modern imkânlarından faydalanarak disketlere aktarmak, kasete ve filme almak, onların muhafaza edildiği ilmi araştırma merkezleri kurmak, konferanslar ve seminerler vermek, kısaca ilmini ve bilgisini kendisinden sonraki nesillere bir şekilde aktarmak, kişinin amel defterinin kapanmamasına ve sevabının devamlı olmasına vesile teşkil eder.
Tabiî ki bu ilim ve bilgilerin faydalı ve hayırlı olması önemli bir şarttır. Çünkü zararlı bilgiler zararlı insanlardan daha kalıcıdır. Zira insan ölür gider, fakat zararlı fikirler devam eder. Bunun da sahibi için sürekli bir vebal olacağı açıktır.
Kişinin ölümünden sonra sevabını devamlı kılacak olan üçüncü amel, arkasında kendisine dua edecek sâlih evlat bırakmaktır.
Sâlih evlatla kastedilen Müslüman evlattır. Anne babaya düşen en önemli görev, çocuklarını iyi bir Müslüman olarak yetiştirmektir. Böyle bir evlat, ölümlerinden sonra anne babasına kendisi dua ettiği gibi, başkalarının da dua etmesine vesile olan işler yapar.
HADİSTEN ÖĞRENDİKLERİMİZ:
1. Ölüm dünya hayatının sonu, ebedî olan ahiret hayatının da başlangıcıdır. Ölüm, kişinin dünyadaki amellerini ve sevabını da sona erdirir.
2. Bazı ameller vardır ki, sevabı kesildikten sonra da devam eder. Bunlar sadaka-i câriye, faydalanılan ilim ve anne babasına dua eden Müslüman evlattır.
3. İlmi ve bilgiyi sadece öğrenmek değil, fakat aynı zamanda başkalarına öğretmek ve kendisinden sonraki nesillere en iyi yollarla aktarmak gerekir. [2]
BİZ ŞEBEKE SUYUNU BEĞENMEYİP DAMACANA SUYU İÇERKEN AFRİKALI YÜZÜ SİYAH KALBİBEYAZ KARDEŞLERİMİZ BU SUYU İÇİYORLAR. HEPSİNDE ŞERİT VB HASTALIK OLUŞTUĞUNDAN YAŞ ORTALAMASI 40 IN ALTINDA.. 40 YAŞINA VARMADAN ÖLÜYORLAR.MÜSLÜMANLAR BİR VÜCUDUN AZALARI GİBİDİR BUYURUYOR PEYGAMBERİ VELİ NİMETİMİZ. ÖYLEYSE İMKANI OLANLAR AHMET HOCAM GİBİ AFRİKAYA SU KUYUSU KAZDIRSINLAR..
HOCAM SU HAYIRINIZI VE BU KURBANIZI MEVLA KABUL BUYURSUN.YÜCE ŞANINA LAYIK KARŞILIK VE İHSANDA BULUNSUN.
OSMANLI ECDADIMIZ DİNİMİZİ TAM HAKKIYLA YAŞAMAYA GAYRET EDER İDİ..
ŞU TEMİZ SUYU İÇENLERİN SEVABI SİZİN VE CEDDADINIZIN ÜZERİNE OLSUN..
KOHİNZA KÖYLÜLERİNİN KIYAMETE KADAR DUALARI SİZE OLSUN AHMET HOCAM..ŞU GARİP MÜSLÜMANLARIN SEVİNCİNİ O HAZZI MAHŞERİN ZORLUĞUNDA SİZ DUYASINIZ İNŞALLAH. O SUYUN HER DAMLASINDAN SEVABINIZ ÇOĞALSIN..
MAHŞERİN SUSUZLUĞUNDA BU MÜSLÜMANLARIN DUALARI SİZİ KARŞILASIN İNŞALLAH..
SU GİBİ AZİZ OL AHMED HOCAM.......
EY İMKANI İYİ OLAN MERHAMET SAHİBİ MÜSLÜMANLAR..KARDEŞLERİMİZ BU SUYU İÇERKEN BİZLERE DE RAHATSIZ OLUP ÜZÜLMEK NASİP OLSUN..EN AZINDAN DUA EDELİM ALLAH CC FERAHLIK KAPILARI AÇSIN. İMKANI OLANLAR BURALARA SU KUYUSU AÇTIRSIN. DİVERSİTY DERNEĞİ ARACILIĞI İLE..İMTİHAN DÜNYASI ..KİMİLERİ SIKINTI İLE KİMİLEİ DE VARLIK İLE İMTİHAN OLUR..ZEKAT VE ÖŞÜR İLE HAYIR VEREBİLECEK Mİ DİYE..
AHİR ZAMAN EMANET EHLİNDEN ALINMIŞ. İNSANLAR İMANDAN ÇIKMAYI GÖZE ALARAK SİHİR VE BÜYÜ İLE UĞRAŞIR OLMUŞ. NAMUSSUZLUK MODA OLMUŞ. MÜNAFIKLIK EN GÜZİDE İNSANLAR İÇİNE GİREBİLMİŞ...SİHİR YAPAN DİNDEN ÇIKAR KAFİR OLUR. HANIMI KENDİSİNE BOŞ OLUR. BUNLARI BİLE BİLE ŞEYTANIN OYUNCAĞI OLMAK UTANAMAMAK ..
Bugün 38 ziyaretçi (160 klik) kişi burdaydı!
Tüm Hakları saklıdır
Ulemalar Yatağı,Asil, Karakterli İnsanların Güzel Köyü..
Bu websitesinin sahibi "Top liste" ekstrasını daha aktive etmemiş!
Facebook beğen
ÇAMLIDERE-İNCEÖZ KÖYÜ
Köyümüzün tarihi yüzlerce sene evvellere kadar uzanır. Mezarlığın krşısındaki SARIÇALILIK ta kimlerin yattğını bilemiyoruz.
Köyümüzde 1769 tarihli ve "İnceöz karyeli el-hac Osman"ın yaptırdığı tarihi çeşme halen hizmet vermektedir. Yapılalı 2016 senesi itibari ile 247 sene olmuştur.Bu çeşme önce Caminin önünde, Ahmet Yıldırım'ın evinin önünde ve son olarak şimdiki yerinde hizmet vermektedi.
Köyümüz Ankara ilinin Çamlıdere ilçesine bağlı güzel bir anadolu köyüdür. Havasının güzel, kuru ve oksijeninin bol olmasından keresteler asırlarca çürümez. Ormanı ve devamlı esen rüzgarı ayrı bir güzelliktir.Hemen ayak ucundaki Çamlıdere barajı köyümüzün güzelliğini daha da çoğaltmıştır.